1 Şub 2011

Orhan Kemal MURTAZA ve dedem

Sizin de olur mu bir kitabı okursunuz,kitaptaki karakter  tıpkı sizin çevrenizden birine  benzer,kitaba devam ettikçe  daha çok ortak nokta bulursunuz,bir süre sonra o karakter aklınızda tanıdığınız kişi olarak kalır. Benim için bunlardan en akılda kalanı Orhan Kemal’ in Murtaza karakteridir. Murtaza benim aklımda dedemle aynı kişidir. Murtaza bir muhacirdir,mübadele sonrası  Türkiye ye gelmiş,Adana ya yerleşmiştir,aşırı dürüsttür,diğer akrabaları zengin olurken fakirdir, tek bir hayali vardır,dayısı Kolağası Hasan a benzeyebilmek,dayısı savaşta şehit olmuştur,Murtaza da vazifesi için gerektiğinde dayısı gibi şehit olacak kadar görevine ve kurallara bağlıdır. Dedeme gelince,muhacir çocuğudur,babası Yunanistan ın  (galiba şu anda Makedonya sınırları içinde)  bir köyünden gemiye binip annesi ve tek kızıyla Türkiye ye gelmiş,burada başka bir muhacirle evlenmiş. Dedem burada büyümesine rağmen konuşması dili  değişmemiş,aynı Murtaza nın konuştuğu dil. Dürüstlüğü, aşırı doğruculuğu ,bazen patavatsızlığa varan dobralığı hep benzettiğim yönler. Bir de kaskatı bir duruşu vardır dedemin,başkalarının yanında çocuğunu ya da torununu sevmeyi,şefkat göstermeyi zayıflık olarak görür,ancak aileyle beraberken  o da başını okşayarak( ancak o kadar) sevgisini gösterir. Yaşlandıkça daha da duygusallaştı,ben fakülteye yeni başladığımda her hafta sonu eve  giderdim (yakındı zaten istanbul) her hafta beni ağlayarak geçirirdi. Hacıdır ama  çok kızdığında küfür de edebilir, çok severim dedemi evlendiğimizde öğüdü “iki hafta da bir gel bizi görmeye ama her hafta gelme kocanı bıktırma “olmuştu, bu cümledeki” h “harflerini yutarak okuyun tabi ki, neyse Murtaza dan alıntı bir cümleyle bitirelim: 
 Bir vazife büyüktür bir namuzdan . Vazife benzemez yemeye peynir hemi de ekmek”
NOT: Murtaza nın gerçek bir karakterden esinlenerek yazıldığını biliyor muydunuz? Orhan Kemal “ben tanıdığım insanları yazdım” diye anlatırmış. Murtaza, Adana’ da Akbank şubesinde kapıcıdır. Yazarın eşi Nuriye Öğütçü ve arkadaşı Nurer Uğurlu, bankadaki kapıcıyı tanıdıklarını ve romandaki Murtaza’ nın bütünüyle o Murtaza’ ya benzediğini söylerler. Hatta Nurer Uğurlu, kapıcı Murtaza’ ya Orhan Kemal’in Murtaza’ sını anlatmış, kapıcı da şöyle demiştir:  “ A be bu adam beni nereden tanır? Bilir mi benim gibi bir adam yaşar Adana’ da, hemi de bu sıcakta (...) Neden yazar beni kitaplar? Ya okurlarsa amirlerim, bu yolda istemem laubalilik!  “(kaynak:www.orhankemal.org)

1 yorum:

zoitsa dedi ki...

dedem..benzer hikayeleri var dedelerimizin..belki yunanistandan aynı trende gelmiş akrabalarımız..ben de arada yazıyorum bizim ailenin hikayelerini blogda..
çok oluyor bana da bu karakterleri benzetmek ama en çok son notundaki laubalilik kısmına bittim:)

© 2011 bir dişçinin günlüğü, AllRightsReserved.

Designed by ScreenWritersArena